Soy ağacının tam halini indirmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Teke Sancağı’nın 1819-1820 yılları arasındaki mütesellimi (Vali ya da Beylerbeyi vekili) İskenderiyeli Hacıömer Ağa ile bu görevi 1921’de üstlenen kardeşi Süleyman Ağa ve amcalarının torunu Zeynel Ağa’ya ait olduğu belirtilen ve Antalya’da içinde turistik arazilerin de bulunduğu mülklerin bazı mirasçıları için bilgilendirme toplantısı yapıldı.

Antalya, Fethiye ve Burdur’da bazı mülklerin sahibi Zeynel Ağa’nın varisleri için düzenlenen bilgilendirme toplantısında, Osmanlı Tapuları’nın güncellenmesi işiyle uğraşan Emlakçı Tuncer Rıfat Barın, varislere izlemeleri gereken hukuki prosedürü anlattı.

Barın, toplantının ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Teke Sancağı’nın 1819-1820 yılları arasındaki mütesellimi İskenderiyeli Hacıömer Ağa ile bu görevi 1921’de üstlenen kardeşi Süleyman Ağa ve amcalarının torunu Zeynel Ağa’nın Antalya ve civarında oldukça değerli arazilerinin bulunduğunu bildirdi.

Zeynel Ağa’nın varislerinin kendisini aramaları üzerine konuyla ilgili çalışma yaptığını ifade eden Barın, mirasçıların Isparta ve Antalya Sulh Hukuk Mahkemelerinden iki ayrı veraset ilamı aldıklarını, ancak bu ilamların hem birbirleriyle çeliştiğini, hem de içerik ve usul yönünden bir çok eksikleri bulunduğunu söyledi. Medeni Kanun çıkmadan önce ölen kişilerin veraset ilamlarının Medeni Kanun hükümlerine göre çıkarılamayacağını savunan Barın, ‘Medeni Hukuk kabul edilmeden önce ölenler, Osmanlı dönemine ait miras hukuku olan Ferayiz Hükümleri’ne tabidirler. Varisler, (Cinsiyetlere göre) emlakta ayrı miras payı, arazide de ayrı miras payları var olup, bunların ayrı ayrı hesaplanması gerekir. Zira miras bırakarak ölen kök murisin parası varsa veya parası kamulaştırmalar marifetiyle banka hesabına yatmışsa, bu nakit para emlak hükümlerine göre varisler arasında dağılır, araziler ayrı dağılır’ dedi.

. Üç ağanın mirası arasında Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Cumalı köyünde 1300 dönüm, Alacami köyünde 800 dönüm, Kumköy’de 1500 dönüm, Fethiye’nin Ölüdeniz beldesinde bin dönüm, Manavgat’taki Ömer Gölü’nde 103 dönüm, Burdur ve Bucak’ta 1800’lü yıllarda ipek üretilen iki adet çiftlik, Antalya Havalimanı’nda kamulaştırılan yerlerin bir kısmının da bulunduğu iddia ediliyor.